Haberler
Osmanlı Döneminde Basılı Kimya Eserleri
Osmanlı’da en eski kimya kitabı olarak Ömer Şifai’nin 1702 yılında yazdığı el-Cevher el-Ferid fi Tıbb el-Cedid(yeni tıpta eşsiz bir cevher) adlı eseri göstermektedir.
02 Aralık 2015, Çarşamba
Osmanlı Devleti kuruluşundan itibaren bilimsel faaliyetlere önem vermiştir ve ilk olarak Orhan Bey tarafından açılan İznik medresesinde tasavvuf ilimlerinde çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Daha sonra ise akli bilimlerde özellikle mantık ve matematikte gelişmeler mevcuttur. Zaman içerisinde astronomi ve tıp alanında çalışmalar yapılmış ama Kanuni döneminden sonra bilime gereken önem verilmemiştir. Lale devri ve Tanzimat dönemlerinde ise yeniden bir kıpırdanma olsa da orijinal eserler yerine çeviri eserler göze çarpmaktadır.
Tıp alanındaki çalışmalar aynı zamanda kimya bilimiyle paralel gelişmeler meydana getirmiştir ve özellikle askeri alandaki ihtiyaçlar kimyayı bir uğraşı alanı olarak mevcut kılmıştır ama buna rağmen basılı kaynak sayısı oldukça azdır.
Kaynaklar Osmanlı’da en eski kimya kitabı olarak Ömer Şifai’nin 1702 yılında yazdığı el-Cevher el-Ferid fi Tıbb el-Cedid(yeni tıpta eşsiz bir cevher) adlı eseri göstermektedir. Bu eserde; sıvılar, alkoller, yağlar, tuzlar ve taşlar hakkında bilgiler mevcuttur ayrıca zehirler ve panzehirler konularına da değinilmiştir.
18.yy.’da dönemin, Osmanlıda önemli bilim insanlarından birisi olan İshak Efendi, Mühendishane-i Berr-i Hümayun’da hocalık yapmaktadır. En önemli eseri Mecmua-i Ulum-i Riyazi(matematiksel bilimler seçkisi) adlı eseridir. Bu kitabın son cildinde kimya ilminden söz eder.
İshak Efendi’nin öğrencilerinden Kimyager Derviş Paşa (1817-1879)’nın kimyasal denklemler ve formülleri konularındaki çalışmaları takdire şayandır. Mühendishane-i Berr-i Hümayun’da okuduktan sonra baruthane, fişekhane ve dökümhane gibi kurumlarda çalışıp daha sonra Avrupa’ya gitmiştir. Orada eğitim görüp geldikten sonra kimya ve fizik öğretmenliği yapmıştır. 1847 yılında yazdığı Usul-i Kimya adlı eseri inorganik kimya konularını içeren bir kitaptır. 2 cilt olarak tasarlanan kitabın sadece 1. cildi basılabilmiştir. Bu kitapta ametaller, metaller ve bileşikler konusuna değinilmiştir.
Yine İshak Efendi’nin öğrencilerinden olan Bostanızade Hacı Bey kimya alanında çok önemli çalışmalar yapmıştır. Bunların en önemlisi 1850 yılında yazdığı Alat-ı Kimyeviyye Risalesi’dir. Türkiye’de yayınlanan ilk kimya laboratuvar kitabı olan bu eserde 22 adet laboratuvar aleti tanıtılmıştır ve 19’unun resmi verilmiştir.
Bugünkü Kızılay’ın ilk hali olan “Mecruhin ve Mardayı Askeriye İmdat ve Muavenet Cemiyeti”’nin kurucularından olan Kırımlı Aziz Bey; aslen doktor olmasına rağmen kimyaya yaptığı katkıları mühimdir. 1871 yılında yazdığı Kimya-yı Tıbbi adlı eserinde, kimya sembollerinin Latin harfleri yerine Osmanlı harfleriyle gösterilmesini önermiş ve tüm denklemleri bu harflerle yazmıştır. Bu eseri 2 cilt şeklinde olup 1. cilt, kimyanın temel kavramları, deneylerde kullanılan aletler ve ametaller kimyası konularını içerir. 2. cilt ise metaller kimyasını ve ayrıca spektroskopun yapım ve kullanılmasını ayrıntılı şekilde açıklar.
Aytaç ÜNAL
Kimyager