Haberler
Rüyalar Okunabilecek!
Kyoto’daki ATR Bilgisayarlı Sinirbilimi Laboratuvarı’ndan Profesör Yukiyasu Kamitani “En azından bazı yönleri itibariyle rüyaları deşifre etmenin mümkün olduğuna inanıyordum. O nedenle bu sonuçlar beni şaşırtmadı, ama heyecanlandırdı” açıklamasını yaptı.
02 Aralık 2015, Çarşamba
Bilim adamları manyetik rezonans beyin tarama yöntemiyle uykunun erken aşamasında rüyada görülen nesneleri okudu. Araştırma rüya makinesine giden yolda en büyük adım oldu.
Japon araştırmacılar manyetik rezonans beyin tarama yöntemiyle uykunun erken aşamasında rüyada görülen nesneleri okumayı başardı. Rüya makinesine doğru ilk adım olarak tanımlanan araştırma Science dergisinde yayımlandı. BBC’nin haberine göre ekip şimdi de beyin faaliyetlerini izleyerek rüyalarda yaşanan duyguların tespitinin mümkün olup olmadığını inceleyecek. Kyoto’daki ATR Bilgisayarlı Sinirbilimi Laboratuvarı’ndan Profesör Yukiyasu Kamitani “En azından bazı yönleri itibariyle rüyaları deşifre etmenin mümkün olduğuna inanıyordum. O nedenle bu sonuçlar beni şaşırtmadı, ama heyecanlandırdı” açıklamasını yaptı.
Araştırmada üç kişi uyurken beyin tomografisi kullanarak beyin aktiviteleri incelendi. MR sırasında denekler uykuya dalar dalmaz uyandırılarak ne gördükleri soruldu. Sayılan her nesne gerçek dışı olup olmadığından bağımsız olarak kaydedildi. Her denek için bu durum 200 kereden fazla tekrarlandı. Araştırmacılar sonuçlardan bir veri tabanı oluşturdu. Nesneler benzerlik durumuna göre sınıflandırıldı; örneğin ev, otel, bina gibi nesneler ‘yapılar’ kategorisine konuldu. Ardından denekler uyanık halde ve bilgisayar ekranında nesnelere bakıyorken yeniden MR taraması yapıldı.
Böylece belli bir nesneye bakarken beyin aktivitesinin aldığı özel biçimi tespit etme olanağı doğdu. Uyku testinin bir sonraki aşamasında araştırmacılar beyin taramasının sonuçlarına bakarak deneklerin rüyalarında ne gördüğünü tahmin edebildi. Oxford Üniversitesi’nde bilişsel sinirbilim dalında uzman Dr Mark Stokes, bunun heyecan verici ve rüya okuma makinesi olgusuna bizi daha da yaklaştıran bir araştırma olduğunu kaydetti.