Röportaj
Röportaj Altium Türkiye
Sayın Karkaç, sizi biraz tanıyabilir miyiz? Sektöre girişiniz ve Altium hikayeniz nasıl başladı?
ODTÜ Kimya Bölümü mezunuyum. Mezuniyetimden bu yana tüm kariyerimi özelleştirilmiş kimyasallar, üretim teknolojileri, kalite yönetimi ve laboratuvar teknolojileri üzerine inşa ettim. 10 yıl önce grup şirketlerimizden Labstore Türkiye’de üstlendiğim yöneticilik görevi, kariyerimde önemli bir dönüm noktası oldu. Bu rolde hem operasyonel süreçleri yeniden yapılandırma hem de stratejik hedefleri büyütme anlamında kapsamlı bir dönüşüm sürecine liderlik ettim. Takip eden süreçte, grup bünyesindeki SEM Bio ve ECS Lab şirketlerinin de yönetimini devraldım. Bu üç şirket, ana yapımız olan SEM Laboratuvar Cihazları çatısı altında “Laboratuvar Çözümleri Grubu” olarak bir araya gelerek daha güçlü ve entegre bir yapıya kavuştu.
SEM Laboratuvar Cihazları olarak Türkiye’de başlayan ve 36 yılda oluşan deneyim ve bilgi birikimi bugün 12 ülkede faaliyet gösteren Altium’un temel taşlarını oluşturdu. Bugün yeni adımızla Altium International Türkiye’nin Genel Müdürü olarak bu küresel organizasyonun bir parçası olmaktan ve bu dönüşüm sürecine liderlik etmekten büyük bir gurur duyuyorum.
SEM ismi ile başlayan yolculuk, bugün bir grup şirketi olan Altium’un kuruluş hikayesini oluşturdu. Bu süreci ve ana odak noktalarınızı bizimle paylaşır mısınız?
Türkiye pazarında güçlü teknik altyapısı, saha deneyimi ve müşteri odaklı yaklaşımıyla kısa sürede öne çıkan SEM Lab, yurt dışındaki grup şirketleriyle daha bütünleşmiş ve stratejik bir yapılanmaya geçme vizyonuyla hareket etti. Diğer ülkelerde benzer yaklaşıma sahip grup şirketleriyle bir araya gelinmesiyle Global Altium markası doğdu.
Altium bugün yalnızca ürün sağlayan bir şirket değil; uçtan uca laboratuvar çözümleri sunan, danışmanlık, satış, uygulama, servis ve eğitim hizmetlerini tek çatı altında birleştiren, global ölçekte bütünleşmiş bir yapı haline geldi.
Hangi sektörlere hizmet veriyorsunuz ve ürünlerinizin en çok kullanıldığı alanlar nelerdir?
Altium olarak; ilaç, patoloji, genetik, gıda, kozmetik, biyoteknoloji, biyofarma ve klinik gibi çok çeşitli sektörlerde hem kamu hem de özel sektöre yönelik faaliyet gösteriyoruz. Analitik laboratuvarlardan üretim sahalarındaki kalite kontrol birimlerine, Ar-Ge merkezlerinden kamu ve özel sektöre ait referans laboratuvarlarına kadar geniş bir yelpazeye hizmet sunuyoruz.
Ürün portföyümüz; kromatografi, spektroskopi, mikroskopi, moleküler biyoloji, genetik ve dijital patoloji gibi birçok kritik alandaki analiz süreçlerini kapsıyor. Özellikle pestisit analizleri, MOSH-MOAH analizleri, E&L çalışmaları, kalıntı analizleri ve biyolojik örnekleme gibi regülasyonlara tabi testlerde yüksek uzmanlık sunuyoruz.
Akademik araştırma merkezleri ve kamu otoriteleriyle iş birliğimizin yanı sıra; gıda güvenliği, biyofarma üretimi, klinik analizler ve ileri malzeme karakterizasyonu gibi hızla gelişen uygulama alanlarında metot geliştirme, aplikasyon desteği ve eğitim hizmetleriyle değer yaratıyoruz.
Kuruluşumuza ait Ar-Ge merkezimizde, özellikle gıda güvenliği ve klinik tanı alanlarına yönelik analiz kitleri ve metot uygulamaları geliştiriyor hem iç pazara sunuyor hem de ihracat gerçekleştiriyoruz.
Global yolculuğunuzu emin adımlarla sürdürüyorsunuz. Bu bağlamda hangi ülkelerde hizmet veriyorsunuz ve en etkili olduklarınız hangileridir?
Altium markası bugün 12 ülkede; İsviçre, Türkiye, Çekya, Polonya, Azerbaycan, Hırvatistan, Romanya, Bosna-Hersek, Sırbistan, Makedonya, ABD ve Slovenya’da doğrudan faaliyet gösteriyor ve bu ülkelerdeki laboratuvar altyapılarına hem ürün hem de hizmet bazlı çözümler sunuyor.
Türkiye genelinde yaygın satış noktalarınız ve kalabalık bir ekibiniz var. Müşteri memnuniyetini sağlamak için hangi stratejileri uyguluyorsunuz ve bu stratejilerinize nasıl yatırım yapıyorsunuz?
Servis süreçlerimizi daha öngörülebilir hale getirmek amacıyla uzaktan teşhis, aplikasyon tabanlı arıza bildirimi, planlı bakım takibi ve teknik eğitim içerikleriyle desteklenen sistemler kuruyoruz. Yeni yıl ile CRM ve ERP altyapımızda global ölçekte önemli bir yatırım ve projeye başladık. Veri entegrasyonu, otomasyon ve müşteri etkileşiminin optimize edilmesi ile başarı için kritik bir dönüşüm süreci yürütüyoruz. Yapay zeka destekli çözümleri arka planda hayata geçirmeye başladık. Amacımız müşteri memnuniyeti ve verimlilik anlamında somut sonuçlar elde etmek.
Ürünlerinizin Ar-Ge sürecinde hangi kriterlere dikkat ediyorsunuz?
Ar-Ge ekibimiz farklı disiplinlerden gelen uzmanlardan oluşuyor ve çok boyutlu bakış açılarıyla sadece bugünün değil, yarının ihtiyaçlarına da çözüm üretecek bir ekosistem geliştiriyor. İstanbul’daki ofisimizde yer alan kendi Ar-Ge merkezimizde özellikle gıda güvenliği ve klinik tanı alanlarına yönelik yerli üretim analiz kitleri ve aplikasyonlar geliştiriyoruz. Bu ürünler hem Türkiye pazarına sunuluyor hem de ihracata yönelik olarak konumlandırılıyor.
Altium’un sektöründeki konumu hakkında neler söyleyebilirsiniz? Rekabet avantajlarınız ve öne çıkan özellikleriniz nelerdir?
Altium’un sektördeki en belirgin farkı, çok yönlü bir çözüm ortağı olması. Sadece farklı üretici markaları temsil etmekle kalmıyor; aynı zamanda kendi geliştirdiğimiz yerli ürünleri ve aplikasyonları da müşterilerimize sunuyoruz. Bu sayede hem geniş bir ürün portföyüne hem de derinlemesine teknik uzmanlığa sahibiz. Servis süreçlerimizdeki hız, aplikasyon gücümüz, metot geliştirme yetkinliğimiz ve müşteriye özel çözümler üretme yaklaşımımız, bizi rekabette farklılaştıran ana unsurlar.
Dijitalleşme ve teknoloji şirketteki satış stratejilerinizi nasıl etkiledi?
Dijitalleşme Altium Türkiye’de yalnızca operasyonel süreçleri hızlandırmakla kalmadı; aynı zamanda satış stratejilerimizi çok daha veri odaklı, hedefli ve ölçeklenebilir hale getirdi. Satış ekiplerimizin sahadaki etkinliğinden müşteri davranışlarının analizine kadar pek çok alanda teknolojiyi stratejik bir kaldıraç olarak kullanmak istiyoruz.
Yeni nesil CRM ve ERP altyapı projelerimiz ile müşteri verisinin uçtan uca izlenebilirliğini sağlarken, bu veriler üzerinden oluşturulan segmentasyon, fırsat yönetimi ve kampanya analizleri sayesinde satış sürecini daha iyi yapılandırabiliyoruz. Yapay zeka destekli sistemlerin entegrasyonu ile, teklif hazırlama, fiyatlandırma, stok yönetimi ve çapraz satış fırsatları gibi alanlarda otomasyon yeteneğimizi artırmayı amaçlıyoruz.
Sektöre yönelik gelecekteki fırsatları ve tehditleri nasıl görüyorsunuz?
Laboratuvar teknolojileri alanında önümüzdeki dönemde büyük fırsatlar barındıran başlıca alanlar arasında biyoteknoloji, klinik tanı sistemleri, dijital patoloji, kişiselleştirilmiş tıp hedefiyle genetik analiz çözümleri ve IoT (Internet of Things) destekli akıllı laboratuvarlar (Connected labs) ve yapay zeka destekli veri işleme teknolojileri yer alıyor. Özellikle sürdürülebilirlik, enerji verimliliği ve veri bütünlüğü konularında artan bilinç hem kamu hem özel sektör yatırımlarında öncelikli kriter haline geliyor. Altium olarak bu değişken ortamı bir risk değil, dönüşüm fırsatı olarak görüyoruz.
Güncel teknolojileri, trendleri ve uygulamaları takip ediyorsunuz. Son dönemlerde gündeminizde olan yeni bir gelişme var mı?
Son dönemde özellikle uzaktan erişim, sistem entegrasyonu, yapay zeka destekli bakım algoritmaları ve veri güvenliği odaklı altyapılar üzerinde yoğunlaşıyoruz. Servis öncesi uzaktan teşhis, aplikasyon bazlı veri analizi ve önleyici bakım gibi uygulamaları hayata geçirerek, sadece bugünün ihtiyaçlarına değil; geleceğin laboratuvar modellerine de hazırlanıyoruz.
Altium’un hizmetleri ve ürünleri hakkında detaylı konuşmak isteyenler için yakın zamanda katılacağınız bir etkinlik var mı?
Temmuz ayında İstanbul’da gerçekleşecek olan 49. FEBS (Federation of European Biochemical Societies) Kongresi’nde yer alacağız. Bu prestijli bilimsel etkinlikte Altium olarak, laboratuvar teknolojilerimizi, aplikasyon gücümüzü ve Ar-Ge yetkinliğimizi Jasem markamız çatısı altında temsil edeceğiz. Standımızda katılımcılar hem ürünlerimizi yakından inceleyebilecek hem de uzman ekiplerimizle birebir görüşerek ihtiyaçlarına özel çözümler hakkında detaylı bilgi alabilecek.
Büyüme hedefi olarak 2025–2026 yılından şirket olarak beklentileriniz nelerdir?
Daha stratejik ve derinlemesine bir büyüme hedefliyoruz. Global iş birliklerimizi daha bütünleşmiş hale getirerek hizmet kalitemizi artırmayı, global bilgi birikimini lokal deneyimle harmanlayarak müşterilerimize daha yüksek katma değer sunmayı amaçlıyoruz.
Türkiye’de dijital kanal yatırımlarımızı artırarak, daha geniş müşteri segmentlerine ulaşmayı ve özellikle online platformlar üzerinden teknik destek, eğitim ve aplikasyon hizmetlerini daha erişilebilir hale getirmeyi hedefliyoruz.
Son olarak kişisel bir hobiniz var mı? İşten geri kalan zamanlarda nasıl vakit geçirirsiniz?
Yoğun iş temposunun dışında zihinsel dengeyi koruyabilmenin önemli olduğuna inanıyorum. Bu nedenle vakit buldukça — ki bu aslında hiç de kolay olmuyor — bisiklete biniyorum hem fiziksel hem de zihinsel olarak bana iyi geliyor. Ayrıca polisiye romanlar okumaktan ve farklı disiplinlerde yeni fikirler