Labmedya - Laboratuvar ve Sağlık Gazetesi

Yaşlı popülasyonlarda yapılan iki büyük çalışma, osteoporoza yol açabilen bu yapısal erozyonda diyet proteininin öneminin altını çiziyor. Ancak raporlar, hayvansal proteinin kemik kaybı oranı üzerindeki etkisi konusunda tamamen farklı sonuçlara varıyor.

Bir çalışmada hayvansal protein açısından zengin diyetlerin daha fazla kemik kaybı ve kırık riski ile ilişkili olduğu görüldü. Diğerinde hayvansal proteinin kemiği koruduğu ortaya çıktı.

Neb, Omaha'daki Creighton Üniversitesi Tıp Merkezi'nden Robert P. Heaney, "pek tatmin edici olmayan" bu tür çelişkilerin genellikle araştırmacıların insanların doğal alışkanlıklarını ve sağlıklarını kaydettiği gözlemsel çalışmalardan ortaya çıktığını belirtiyor: "Bu, bu tür çalışmalara yönelik bir eleştiri değil. " diyor, bu sadece popülasyonlarda yaygın olan kontrol edilemeyen değişkenlerin bir hatırlatıcısı.

Ancak yeni çalışmaların önemli olduğunu çünkü proteinin yaşa bağlı kemik kaybı üzerindeki etkisini anlama çabalarının öncüsü olduklarını belirtiyor. Bu durum ABD'de büyüyen kalça kırığı salgınının temelini oluşturuyor. Bunları tedavi etmenin yıllık maliyeti 10 milyar dolardan fazladır.

Yeni analizlerden ilki, 1986'dan bu yana ABD'nin dört merkezinde yürütülen daha büyük bir osteoporoz araştırmasında yer alan yaklaşık 750 yaşlı kadında 7 yıl boyunca kemik kaybını hesapladı.

Kaliforniya Üniversitesi, San Francisco-Mount Zion Osteoporoz Merkezi direktörü endokrinolog Deborah E. Sellmeyer, hayvansal proteinin çoğunu (bitkisel protein alımının yaklaşık dört katı) tüketen kadınların her yıl kalçalarındaki kemiklerin yüzde 0,8'ini kaybettiğini belirtiyor. Bu, yaklaşık eşit miktarda hayvansal ve bitkisel protein tüketen katılımcılardaki kemik kaybı oranının dört katıdır.

Sellmeyer, bulguların anlamlı olduğunu, çünkü hayvansal proteinin sindiriminin, böbreklerin atması gereken büyük miktarda asidi açığa çıkardığını savunuyor. Önceki çalışmalar, yaşla birlikte böbrek fonksiyonlarının azaldığı ve kalsiyum alımının azaldığı durumlarda vücudun, ortaya çıkan asit birikimini tamponlamak için iskelet kalsiyumunu kullandığını ve böylece kemiğin aşındırıldığını göstermişti. Bu çalışmadaki kadınların çoğu, kendi yaşlarındaki insanlar için önerilen günlük 1.500 miligram kalsiyumun yalnızca yarısını tüketiyordu.

Sellmeyer, böbrek fonksiyonu güçlü ve kalsiyum alımı yüksek olan genç bir insanda, hayvansal ürünler açısından zengin beslenmenin kemik oluşumuna yardımcı olabileceğini belirtiyor.

Sellmeyer, tüm bu çalışmalardan elde edilen net bir mesajın, yaşlı insanların "iyi bir protein alımını sürdürmeleri gerektiği" olduğunu söylüyor.

Yazar:   ALPEREN BİÇER

Kaynak: Parfitt, A. M., Gallagher, J. C., Heaney, R. P., Johnston, C. C., Neer, R., & Whedon, G. D. (1982). Vitamin D and bone health in the elderly. The American journal of clinical nutrition, 36(5), 1014-1031.

Munson, P. J. (2000). Age-correlated differential destruction of bones and its effect on archaeological mortality profiles of domestic sheep and goats. Journal of Archaeological Science, 27(5), 391-407.